Mehmet Hanifi GÜLEL
Taklit ve tağşiş ürünlerin artmasında nüfus artışının yanı sıra alım gücündeki düşüşün de eklenmesiyle gıda güvencesini tehlikeye atıyor. Özellikle tüketicilerin protein ihtiyacını karşılamak için en çok yöneldiği peynir, sucuk, bal, sucuk, pastırma, tereyağı, zeytinyağı, et ve sütte ortaya çıkıyor. Açık satılan ürünlerde daha çok taklit ve tağşişin yapıldığına dikkat çeken sektör temsilcileri, açıkta satılan süt ürünlerinde tağşiş oranının yüzde 3’e kadar çıktığını vurguluyorlar.
Ramazan ayında taklit ve tağşişin gıdada artış gösterdiğine de vurgu yapan temsilciler, piyasa değerinin altında tüketiciyle buluşan ürünlerde sağlığın tehdit edildiğini ifade ediyorlar. İnternet üzerinden satışı yapılan gıda ürünlerine de ayrıca dikkat edilmesi gerektiğini belirtiliyor. Türkiye’de 193 çeşit peynir ve 24 çeşit bal bulunuyor. Ticaret Bakanlığı 2023 yılında ürün güvenliği denetimleri kapsamında 15 milyon 332 bin 80 TL ceza kesti.
Fiyat ayırt edici bir özellik
Gıda ürünlerde taklit ve tağşişte ‘‘daha uygun’’ fiyatlarla yakalamayı amaçlandığını belirten Metro Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi Deniz Alkaç, piyasa değerinin altında tüketiciyle buluşan ürünlerde ne yazık ki sağlığı da tehdit ettiğini söyledi.
Özellikle Ramazan gibi alışverişin arttığı, tüketicilerin yumurta, pastırma, peynir, et gibi ürünlere daha çok rağbet gösterdiği dönemlerde gıda hileciliği ile sıklıkla karşılaşıldığına dikkat çeken Alkaç, ‘’Sağlığımız açısından ciddi riskler barındıran sahte gıda ürünlerin birçoğu ancak laboratuvarlarda analizlerle tespit edilebiliyor.
Öncelikle tüketicilerin ürünlerin piyasa değerlerini takip ettiğinde bir ürünün fiyatı diğerlerinin çok altında kalıyorsa bu ayırt edici bir özellik olarak öne çıkıyor. Tüketiciler güvenilir adreslerden alışverişlerini yapması büyük önem taşıyor. Yıllardır altını çizdiğimiz gıda okuryazarlığının gelişmesi de yine önemli bir diğer etken. Toplum olarak ürünlerin etiketini okumayı öğrenmemiz gerekiyor. İzlenebilir ürünler tercih etmek son derece önemli’’ dedi.
Metro, gıda ürünlerinin taklit ve tağşiş haritasını çıkardı
Ramazan ayında çokça tercih edilen ürün gruplarında taklit ve tağşişin daha çok artığını gözlemlediklerini ifade eden Alkaç, peynirde maliyeti düşürmek için belirtilen ürünün aksine inek sütü gibi daha uygun fiyatlı farklı süt türlerin karıştırılabildiğini iletti.
Renginin canlı tutulması için yasal limitin üzerinde veya etikette deklare edilmeyen boyalar eklenebildiğini aktaran Alkaç, ‘’Sağlığı tehdit eden hileli ürünleri tespit etmek amacıyla analiz çalışmalarımız Ramazan’da da en çok tüketilen ürünlerde yapıyoruz. Bu anlamda Türkiye’de bir ilk olarak, gıda ürünlerinde taklit ve tağşiş haritası çıkardık.
Elde ettiğimiz sonuçlar ışığında 115 farklı ürün çeşidinde 54 farklı taklit riskine karşı düzenli analiz çalışmaları yapıyor ve sadece analizlerden başarıyla geçen ürünleri raflara koyuyoruz. Son 3 yılda tağşiş kapsamında yaklaşık 850 peynir ürününü analizi yaptık. Analizlerde süt yağı harici yağ aranması, eritme tuzları varlığı, koruyucu, boya, bitkisel yağ ve farklı türde süt ilavesi gibi 11 farklı parametrede çalışıldı. En fazla uygunsuzluk tespit edilen konu ürünlere eritme tuzu eklenmesi olarak çıkıyor’’ diye konuştu.
‘’Kesilen cezalar caydırıcı olmalı’’
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, gıda fiyatlarının artmasıyla bazı satıcıların hile ve sahtekarlığa başvurduğuna işaret etti. Bazı gıda ürünlerin merdiven altında taklit tağşişle üretildiğini ve “uygun fiyat” adı altında satışa sunulduğuna dikkati çeken Bayraktar, ‘’Gıdada artan taklit ve tağşişin üreticiler için ekonomik kayıplara sebep oluyor ve ihracatı da olumsuz etkiliyor. Yine internet üzerinden satılan ürünlerin nerede üretildiği ve hangi koşullarda stoklandığı bilinmiyor. Taklit ve tağşişe karşı denetimler sıklaşmalı ve kesilen cezalar caydırıcı olmalı’’ dedi.